beraber başladığımızda yürümeye
ve bir süre de sevinçle ilerlediğimizde yan yana
devam ederken biraz dinlenmeye karar verip sen devam et demeseydin
ben yürürken sana inanarak
iyice geride kalıp
kafana göre kararlar vermeseydin
arayı açmışken ben iyice, bir anda ani bir kararla
peşimden koşmuş gelmişsin
pek çok şeyi ayrı yaşamışken aynı yolda
tam da yol ayrımına geldiğimde!
yine de sevindim ama
çok yorulmuşsun
yerine sevseydin...
6 Aralık 2012 Perşembe
7 Kasım 2012 Çarşamba
yağmamur
bazı yağmurlar sırf seni bekler
yağmak için
nerede bir boşluğunu yakalasa
oraya delirir damlar
sırf seni kendi yapar.
o yüzden artık bana
YAĞMAMUR!
yağmak için
nerede bir boşluğunu yakalasa
oraya delirir damlar
sırf seni kendi yapar.
o yüzden artık bana
YAĞMAMUR!
4 Kasım 2012 Pazar
bazı şeyler
bazı şeyler doktorun işidir
bazı şeyler mühendisin,
çöpçünün, ekmekçinin, işçinin,
öğretmenin...
bazı şeyler doğanın işidir
bazı şeyler zamanın!
bazı şeyler mühendisin,
çöpçünün, ekmekçinin, işçinin,
öğretmenin...
bazı şeyler doğanın işidir
bazı şeyler zamanın!
28 Ekim 2012 Pazar
kandil
kandım dile
kandım
kanadım
yandım...
en anlamlı üç kelime geldi sonra
"hayat devam ediyor"
zırhlarla savaşmaktansa
zırhsız barışıp
havalandırdım ruhumu
çok pis kokmuştu
kışın hapşırmak gibiydi güneşe bakıp
hepsi
yaşam dolu
hapşırdım
kandil söndü
hoş yaşa
çok hoş yaşa
sen de gör
herkes görsün
bir hapşırıkmış ömrü
kandil söndü
kandım
kanadım
yandım...
en anlamlı üç kelime geldi sonra
"hayat devam ediyor"
zırhlarla savaşmaktansa
zırhsız barışıp
havalandırdım ruhumu
çok pis kokmuştu
kışın hapşırmak gibiydi güneşe bakıp
hepsi
yaşam dolu
hapşırdım
kandil söndü
hoş yaşa
çok hoş yaşa
sen de gör
herkes görsün
bir hapşırıkmış ömrü
kandil söndü
26 Eylül 2012 Çarşamba
at gitsin
denize at,
boğulsa da su yüzüne çıkar
her şey sonunda!
bunca çiçek,
aroma
hayat demek
ki güzelliği batar içine
alamazsın tek nefes.
aradığını boğacaksın
ne de olsa sonunda,
sen iyisi mi
denize at...
boğulsa da su yüzüne çıkar
her şey sonunda!
bunca çiçek,
aroma
hayat demek
ki güzelliği batar içine
alamazsın tek nefes.
aradığını boğacaksın
ne de olsa sonunda,
sen iyisi mi
denize at...
8 Ağustos 2012 Çarşamba
tezat
geniş zamanlara
dar kapı
büyük duygulara
küçük kalp
kaç ömür sığar
bir hayata,
bir hataya kaç nasihat?
her şeyi gördüğünü sandığın anda,
nedir kalan sana
aklından geri?
öyle bilmek gibi olmuyor yaşamak,
nasıl mümkün olsun ki
çağlayan suyun doğasını ayıplamak?
iki kere iki
sanırken kendini sinerji,
akşamın kapısında
bıkmadan, usanmadan yatar sabah;
iki el arasındaki çaresizliğe
genişçe kurulur,
iki şehri de yakan tezgah...
dar kapı
büyük duygulara
küçük kalp
kaç ömür sığar
bir hayata,
bir hataya kaç nasihat?
her şeyi gördüğünü sandığın anda,
nedir kalan sana
aklından geri?
öyle bilmek gibi olmuyor yaşamak,
nasıl mümkün olsun ki
çağlayan suyun doğasını ayıplamak?
iki kere iki
sanırken kendini sinerji,
akşamın kapısında
bıkmadan, usanmadan yatar sabah;
iki el arasındaki çaresizliğe
genişçe kurulur,
iki şehri de yakan tezgah...
18 Haziran 2012 Pazartesi
6 Haziran 2012 Çarşamba
kaos
bu zekaya,
bu zihin yapısına
ve
bu kelimelere hapsolmuşuz
bu toprağa
üstüne- altına
eşsiz sandığımız,
büyülendiğimiz, ilham aldığımız
doğ - aya.
insan dilimli zamanla
sınırlı ömür
müebbetin arasına
çekilmez bazen
demirden parmaklık,
ya da her gözde görebilirsin
esareti
gelinen yer bilinmediği gibi
gidilecek de muamma
ya da her şey
sadece göründüğü kadar
hayal ürünü
masallar bize kalan;
ya da hepsi gerçek ama
tek insan hikaye,
tek insan palavra, yalan.
en akıllımız bir deli mi
ya da en delimiz bir dahi;
biz ki gökte gezen,
ayağı yere basan
asil varlıklarız der
hem deli
hem dahi!
31 Mayıs 2012 Perşembe
aynasıma
koskoca bir aynaya bakıyorum
ne varsa ardımda
dikiliyor karşıma
ben de geçiyorum
yansımayım ki yansıyorum
ve yansıtıyorum olanımı
herşey bir yanılsama
ve kırılıyor ışıkla
ne varsa ardımda
dikiliyor karşıma
ben de geçiyorum
yansımayım ki yansıyorum
ve yansıtıyorum olanımı
herşey bir yanılsama
ve kırılıyor ışıkla
18 Mayıs 2012 Cuma
t-uzak
salıncakları özledim
aklımda sallanan
hiç olmayan oyuncakları
renkli kalemleri
kısacık
-parmaklarımı-
hayallerime uzamayıp
renge doymayan
boyu yordum...
boyanı yorum
boy andıkça
uzaklaşıyorum
uzaklaşıyorum
t-uzaklaşıyorum
çocuk gözlerim görmez oluyor
-siyah camın ardında-
çocukluğum nan-kör
artık elini de bırakıyorum...
aklımda sallanan
hiç olmayan oyuncakları
renkli kalemleri
kısacık
-parmaklarımı-
hayallerime uzamayıp
renge doymayan
boyu yordum...
boyanı yorum
boy andıkça
uzaklaşıyorum
uzaklaşıyorum
t-uzaklaşıyorum
çocuk gözlerim görmez oluyor
-siyah camın ardında-
çocukluğum nan-kör
artık elini de bırakıyorum...
28 Şubat 2012 Salı
yaşıyordum
21 Şubat 2012 Salı
hiç
20 Şubat 2012 Pazartesi
her şey bir standarda bürünür
hangi zamanın kurbanlarıyız,
geçmiş?
şimdi?
gelecek?
neysek bugün
en fazla ölüyüz
en az yaşadığımız anlara!
korku farları,
silecekler,
yağmayan yağmurlar?
ne mola, ne dost
bir başına.
geçmiş?
şimdi?
gelecek?
neysek bugün
en fazla ölüyüz
en az yaşadığımız anlara!
korku farları,
silecekler,
yağmayan yağmurlar?
ne mola, ne dost
bir başına.
17 Ocak 2012 Salı
tam zamanı
bir zamanı var herşeyin
ne önce ne de sonra
olmaz doğası!
gelmenin tam zamanıysa
gitmenin de öyle
yer ver yeniye
ya da yenilmeye
olsa olsa ya yeninin
ya da yenilmenin zamanıdır tam da!
hayatı ıskalama ihtimalin yok
bunu anla!
çünkü zaten onikidesin
sanıyorsan da ıska
tam zamanıdır anca...
ne önce ne de sonra
olmaz doğası!
gelmenin tam zamanıysa
gitmenin de öyle
yer ver yeniye
ya da yenilmeye
olsa olsa ya yeninin
ya da yenilmenin zamanıdır tam da!
hayatı ıskalama ihtimalin yok
bunu anla!
çünkü zaten onikidesin
sanıyorsan da ıska
tam zamanıdır anca...
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)